27 Ağustos 2007 Pazartesi

saçınızda bakım ve ilgi ister

Fazla zaman ve para harcamadan evde yapabileceğiniz maskeler ile deniz, havuz ve güneşin yıprattığı saçlarınızı kırılmalardan ve cansız görülmekten kurtarabilirsiniz

Yazın kendimizi güneşe denize vermekten, bikini içinde nasıl görüneceğimizi düşünmekten saçlarımıza yeterince özen göstermiyoruz. Oysa deniz ve havuz suyu ile güneş saçları yıpratır, kolayca kırılmalarına ve cansız görülmelerine sebep olur. Bu durumda bakım programınıza saçlarınızı da dahil etmekte fayda var. Peki fazla zaman ve para harcamadan bunu nasıl yapacaksınız? İşte size ev yapımı maske tarifleri...ZEYTİNYAĞI MASKESİ Malzemeler:5 çorbakaşığı zeytinyağı2 yumurtaBoneYapılışı:Zeytinyağı ve yumurtaları karıştırıp saçınıza iyice uygulayın. Daha sonra saçlarınızı boneyle ya da streçle örtün. 15 dakika beklettikten sonra iyice durulayın. BALLI VE ZEYTİNYAĞLI MASKE Malzemeler:3 çorbakaşığı zeytinyağı2 çorbakaşığı balBoneYapılışı:Zeytinyağı ve balı karıştırıp saçınıza iyice uygulayın. Daha sonra saçlarınızı boneyle ya da streçle örtün. 15 dakika beklettikten sonra şampuanlayıp iyice durulayın. DERİNLEMESİNE TEMİZLİK VE PARLAK GÖRÜNÜM İÇİN Malzemeler:1 fincan taze sıkılmış limon suyu veya sirkeYapılışı:Saçlarınızı şampuanladıktan sonra bir fincan limon suyu ya da sirkeyi saçlarınıza döküp, masaj yaparak iyice yedirin. Ardından saçlarınızı durulayın. Saç kremi sürün ve yıkayın. Bu, saçlarınızdaki tüm kiri alır ve saçlarınıza nefis bir parlaklık verir. Bu yöntemi 2 haftadan önce tekrarlamayın. KEPEKLİ, DÖKÜLEN YA DA İNCECELEN VE KIRILAN SAÇLAR İÇİN Malzemeler:Çemen tohumuYapılışı:Çemen tohumlarını çektirin ve geceden suya yatırın. Elde ettiğiniz macunu saç derisine masaj yaparak sürün ve 15-20 dakika bırakın. Yumuşak bir şampuanla yıkayın. Bu macun kepek, dökülen, incelen, kırılan saçlar ve kellik gibi sorunlara iyi gelir.YUMUŞAK VE PARLAK SAÇLAR İÇİN Malzemeler:Çeyrek fincan elma sirkesiBir çorba kaşığı şifalı ot, probleminize göre ihtiyacınız olan otu aşağıdaki listeden seçin:Genel saç bakımı için: Biberiye yaprakları, ısırgan, dulavratotu kökü, mürver çiçekleriKuru saçlar için: Papatya, kara kafes otu kökü, ısırgan, mürver çiçekleriYağlı saçlar için: Limon kabukları, nane, limon otuYapılışı:Saçınıza uygun otu, yeter miktarda kaynayan suya atın ve yarım saat tutun. Buna çeyrek fincan elma sirkesini de ekleyerek iyice karıştırın. Saçlarınızı şampuanlayın. Karışımı saçlarınıza tekrar tekrar dökün. PARLAK SAÇLAR İÇİN Malzemeler:Bir portakal 1 çorbakaşığı balBirkaç damla sandalağacı yağıYapılışı:Portakalın suyu, su, bal ve sandalağacı yağını karıştırın. Bunu şampuan sonrası durulamada kullanın. YIPRANMIŞ SAÇLAR İÇİN Malzemeler:Bir muz Birkaç damla badem yağıYapılışı:Muzu badem yağıyla karıştırın ve saçlarınıza masaj yaparak uygulayın. 15 dk kadar saçınızda bıraktıktan sonra, maden suyuyla durulayın. Ardından şampuanlayıp saç kremi sürün. KURU SAÇLAR İÇİN Malzemeler:Bir çorbakaşığı bal Yarım fincan tam yağlı sütYapılışı:Balla sütü karıştırıp saç derisine masaj yapın ve 15 dk bırakın. Yumuşak bir şampuanla yıkayın. DÖKÜLEN SAÇLAR İÇİN Aşağıdaki malzemeler tek bir maske için değil, farklı maskelerde kullanılmak üzeredir. Bu nedenle yapılışları okursanız, her birinin ayrı maskeler olduğunu göreceksiniz.Malzemeler:ZeytinyağıBal Tarçın2 yumurtaAlfalfaIspanakKişnişBadem yağıÖncelikle yeşil yapraklı sebzeler, havuç, mango, kuru kayısı, tahıllar, brüksel lahanası ve mercimek içeren protein açısından zengin bir diyetle beslenin.Yapılışı:Maske 1: Zeytinyağı, bal ve tarçını karıştırarak bir macun hazırlayın. Bunu saç derisine masaj yaparak yedirin ve 15 dakika tutun. Yumuşak bir şampuanla yıkayın. Haftada 3-4 kez tekrarlayın.Saçları uzatmak için: Her gün alfalfa, taze ıspanak ve taze kişniş sularını karıştırıp için. Bu, saçlarınızın daha çabuk uzamasını sağlar.Maske 2: Günde 2-3 kez saç derisine badem yağı sürün. Bu saçlarınızın daha fazla dökülmesini engeller.KIRILAN SAÇLAR İÇİN Malzemeler:Hindistancevizi yağı Misket limonu suyuYapılışı:Haftada iki kez, misket limonu suyuyla karıştırdığınız hindistancevizi yağını saçlarınıza sürün.ELEKTRİKLENEN SAÇLAR İÇİN Malzemeler:Bal Yapılışı:Bir çorbakaşığı balı bir litre suyla karıştırıp, bunu şampuandan sonra durulama suyunda kullanın. Saçınızı her yıkadığınızda kullanın.

kaynak:mynet.com

saç hakkında sorular cevaplar

* Sık şampuan kullanımı saç dökülmesine neden olur. Yanlış! Şampuanlar saçlarınızın dökülmesine neden oluyor olsaydı, kafa derinizde, yüzünüzde, boynunuzda ve omuzlarınızda da aynı tip allerjik reaksiyonların ve/veya cilt reaksiyonlarının olması gerekirdi.
* Günde 50-100 arası saçın dökülmesi bizi endişelendirmelidir.
Yanlış! Tarama, yıkama gibi eylemler sırasında günde 50-100 saç dökülmesi normaldir.
* Kötü bakım saçın dökülmesine neden olmaz.
Yanlış! Aşırı çekiştirme, güneş veya klora aşırı maruziyet, sık kimyasal müdahaleler saç dökülmesine neden olabilir.
* Saç köklerinin yağ ve kir tarafından tıkanması saç dökülmesine neden olur.
Yanlış! Bu akne ve kıl dönmesine neden olabilir, fakat saçları dökmez.
* Hergün 100 fırça darbesi ya da saç masajı daha sağlıklı saçlar yaratır.
Yanlış!
* Saçların daha kalın ve hızlı çıkmasını sağlayacak bazı kozmetik ürünler mevcuttur.
Yanlış! Kozmetik bir üründen beklenebilecek en iyi şey saçlarınızın daha sağlıklı olduğu hissidir. Bazı ürünler saç dökülmenizi yavaşlatır gibi görünse de, bu geçicidir.
* Saç spreyi veya köpüğü kullanmak saçları döker.
Yanlış! Bu malzemelerin saç gövdelerini bir arada tutmak için onları yapışkan bir maddeyle kaplamaktan öte hiçbir etkisi yoktur. Saç dökülmesi derinizin alttaki dermis tabakasında olup biten bir süreçtir.
* Saç derisine yapılan masaj kan dolaşımını artırır ve saç büyümesini hızlandırır.
Yanlış!
* Saçları kazıtmak onların daha kalın ve hızlı olarak büyümesini sağlar.
Yanlış!
* Şapka ve peruklar saç dökülmesine neden olur.
Yanlış! Şapka giyip giymemek tamamen size kalmış. Her iki durumda da saç dökülmeniz iyi veya kötü yönde etkilenmez. Başa doğru şekilde tutturulan peruklar saç dökülmesine neden olmaz.
* Kepek saç dökülmesine neden olur.
Yanlış!
* Akarlar saç dökülmesine neden olur.
Yanlış! Bu konuda hiçbir kanıt yok.
* Stress kalıcı saç dökülmesine neden olur.
Yanlış! Stresle kalıcı saç dökülmesi arasında doğrudan bir ilişki yoktur.
* Stresin saç dökülmesiyle uzaktan yakından alakası yoktur.
Yanlış! Telogen effluvium, ani veya ağır stres sonucu saç büyümesinin yavaşladığı duruma verilen addır. Ağır stres içeren bir olay sonrasında saç kökleri dinlenme fazına girebilirler.
* 10’lu yaşların sonunda, 20’li yaşların başında saç dökülmesi olmaz.
Yanlış! Saç dökülmesi ergenlikle birlikte bile başlayabilir.
* 40 yaşına kadar dökülmeyen saç, o yaştan sonra da dökülmez.
Yanlış!
* Sadece entellektüellerin saçı dökülür.
Yanlış!
* Saç dökülmesi kalıtsal olarak sadece baba tarafından aktarılır.
Yanlış! Anne tarafından da aktarılabilir.
* Az cinsel ilişki saç dökülmesine neden olur.
Yanlış!
* Başınızın ne tarafının üzerine yattığımız o gece kaybedeceğimiz saç miktarını belirler.
Yanlış! !!
* Yediğimiz şeyler saçımızı dökebilir.
Yanlış! Dengeli ve düzenli beslenme genel sağlığınız için çok önemlidir; fakat besin olarak tükettiğimiz hiçbir şeyin saç büyümesi üzerine olumlu veya olumsuz etkisi kanıtlanmış değildir.
* Bazı özel besin veya vitaminler yeni saç çıkmasını sağlayabilir.
Yanlış! Bkz. bir önceki madde.
* Vitamin eksikliği saç dökülmesine neden olur.
Yanlış! Vitamin eksikliğinden ziyade, vitamin zehirlenmesi saç dökülmesi nedeni olabilir.
* Saçı dökülen erkeklerde o bölgenin kan dolaşımı yetersizdir.
Yanlış! Çok sayıda çalışma saçı dökülen bölgenin kan dolaşımının diğer bölgeler kadar iyi olduğunu göstermiştir.
* Kellerin kafa derisinde bir hastalık vardır.
Yanlış! Bazı hastalıklar saç dökülmesine neden olabilmektedir, fakat bunlar androgenetik kellikten çok farklı şekillerde olmaktadır.
* Bazı tedavi merkezlerinin uyguladığı kafa derisi masajı veya elektriksel uyarı yöntemleri saçların büyümesine yardımcı olabilir.
Yanlış! Bu konuda kanıt olarak kabul edebileceğimiz hiçbir klinik veri yoktur.
* Kel erkekler ‘daha fazla erkek’tirler, çünkü kanlarındaki testosteron düzeyi yüksektir.
Yanlış!
* Androgenetik saç dökülmesini tamamen tedavi edecek yöntemler mevcuttur.
Yanlış! Androgenetik saç dökülmesini tam anlamıyla ‘tedavi’ edecek bir yöntem bilinmemektedir. Bilinen tüm tedavi yöntemleri saç dökülmesini telafi etmeye yöneliktir.
* Gür saçlara sahip olmamı sağlayacak hiçbir yöntem yoktur.
Yanlış! Var!

saç dökülmesi çözümler

Erkeklerde saç dökülmesinin tedavisinde çeşitli losyonlar, ilaçlar kullanılmaktadır. Kullanılan ilaçlar, saç dökülmesini yavaşlatarak hastaların önemli bölümünde saçların gürleşmesini sağlayabilmektedir. İlaçlar, kıl köklerinde aktif erkeklik hormonu oluşumunu engellemektedir.
Kadınlardaki saç dökülmesinde de çeşitli solüsyonlar kullanılmaktadır. Çok çeşitli saç tedavi şekilleri bulunmaktadır. Dikkat edilmesi gereken nokta, tıbbi olmayan bu yöntemlerin büyük bölümünün para kaybına yol açtığını ve etkili olmadığı`dır.
Saç dökülmesi problemi yaşayanların öncelikle TIBBi çözümlere başvurmaları, doğru teşhis için önemlidir. Örnek verecek olursak: Saç kıran en tehlikeli saç dökülmesi hastalığıdır. Doğal yöntemler kullanılarak bu hastalıkla baş etmek neredeyse imkansızdır.
SAÇ KIRAN SAÇ DÖKÜLMESİ ve TEDAVİSİMantarların sebep olduğu bulaşıcı ve mikrobik bir hastalıktır. Kıl diplerine yerleşen mantarların burayı tahrip etmeleri sonucu saç dökülmesi şeklinde ortaya çıkmaktadır.
Ne Yapmalı : 1) İlk belirtileri ortaya çıktığı zaman mutlaka doktora gidiniz. Hastalık ilerlediği takdirde kıl dipleri körelecek; saçın tekrar çıkması adeta imkansızlaşacaktır.
2) Saç dökülmesine neden olan mantarın cinsini tesbit etmek için mor ötesi ışık kaynağı altında mikroskobik inceleme yapılır.
3) Mantarın cinsine göre, en az altı hafta süre ile kullanılacak mantar öldürücü ilaçlar verilir. 4) Tedavi sırasında, ilacın iyi tesir etmesi için, saçlar sıfır numara tıraş edilir.

5) Hasta, tedaviden iyi netice alınıncaya kadar, çocuklardan uzak tutulmalıdır. Zira kellik, ergenliğe ulaşmış olanlara genelde bulaşmamaktadır. Başında kellik bulunan yetişkinler, bu hastalığa çocukluk devresinde yakalanmış olabilir.

SAÇ DÖKÜLMESİ TEDAVİSİNDE DOĞAL YÖNTEMLER
Sıcak Yağ Tedavisi
Kurumuş ve yıpranmış saçları en iyi canlandırma yöntemi zeytinyağı tedavisidir. Saçlarınıza parlaklık vermek ve beslemek için 2 çorba kaşığı zeytinyağını ısıtın. Bunu yavaş yavaş tüm saç derinize yedirin. Sıcak suda ıslattığınız bir havluyu sıktıktan sonra bir türban gibi başınıza sarın. Havlu soğurken bu işlemi iki veya üç defa tekrarlayarak, başın yağı iyice emmesini sağlayın. Sonra saçlarınızı yıkayarak, iyice durulayın. Bu bakım türü, özellikle çabuk kırılan saçlar için çok yararlıdır.

Hintyağı Tedavisi
Yarım çay fincanı hintyağını ısıttıktan sonra baş derinizi ovarak saçınızın yağı emmesini sağlayın. Yavaş yavaş tarayacağınız saçlarınızı kaynar suya batırırıp sıktığınız havluyla sarın. Bu işlemi yaptıktan sonra yarım saat kadar bekleyip şampuanla yıkayın. Bu tedavi, fazla ince, çabuk kırılan, kuru saçlara iyi gelir.
Zeytinyağı ve Bal Tedavisi
Yarım çay fincanı yeşil zeytinyağıyla bir çay fincanı süzme balı karıştırın. Bu sıvıyı iyice sallayıp çalkalayın ve bir kaç gün dinlenmeye bırakın. Daha sonra bu karışımı baş derisinize ovarak ve tarayarak yedirin. Ancak bu işlemi yaparken tarağın dişlerinin baş derinize batmamasına özen gösterin. Başınıza bir naylon torba geçirerek, başın sıcaklığını muhafaza etmeyi sağlayın. Karışımı başınızda yarım saat beklettikten sonra, saçlarınızı bol suyla durulayın. Bu işlem, koyu renk saçların ışıltılı bir hal alıp parlamasını sağlar.

Protein Tedavisi
Yumurta ile yapılacak protein tedavisi hemen hemen her tür saç için uygundur. İki yumurtayı çırpın ve içine yavaş yavaş bir çorba kaşığı zeytinyağı, bir çorba kaşığı gliserin, bir çorba kaşığı sirke (mümkünse elma sirkesi) ilave edin. Saçınızı bir kez şampuanladıktan sonra saçlarınıza bu karışımı sürüp 15-20 dakika bekleyin. Saçlarınızı iyice duruladıktan sonra saçlarınızın çok kısa sürede canlandığını fark edeceksiniz.
Kakao Yağı Tedavisi
Koyu renk saçlı kişilerin uygulayabileceği bir başka bakım yöntemi ise aşağıda anlatılan bu karışımdır. İçinde su kaynayan genişçe bir tencerenin içine daha küçük bir kabı oturtun. Yarım çay fincanı ayçiçeği yağını, 1 çorba kaşığı kakao yağını, 1 çorba kaşığı susuz lanolini bu ikinci kabın içinde eritin. Bütün bu yağlar eriyince, kabı kaynar suyun içinden alın ve karışımı iyice çırpın. Bu karışımdan 1 çorba kaşığı kadarını alarak buna 1 çorba kaşığı su katın, iyice karıştırın. Bu sıvıyı ovarak başınıza sürün ve bu durumda 15 dakika ile yarım saat arasında bekleyin. Ardından saçınızı yıkayıp durulayın. Bu tedavi koyu renk saçlara yeni bir canlılık ve parlaklık verir.

Mayonez Tedavisi
Kuru saçların en büyük ihtiyacı saç derisinin tıkanmış olmasından dolayı kaynaklanan yağ eksikliğidir. Bu açığı gidermek için mayonez tedavisi uzmanlar tarafından önerilen bir bakım türüdür. Bir yumurtayı, 1 çorba kaşığı sirkeyi, 2 çorba kaşığı bitkisel yağı, işe koyulmadan hemen önce karıştırarak çırpın. Bu karışımı baş derinize ovarak iyice içirin. Ardından saçlarınızı tarayarak bütün karışımın saçlarınıza eşit yayılmasını sağlayın. 15 dakika böyle bekledikten sonra saçlarınızı yıkayarak durulayın. Bu tedavi baş derisine nem kazandırılmasına yardım eder, kuru saçın yağla beslenmesini sağlar.
SAÇ DÖKÜLMESİ ve DEFNE SABUNU
Defne mucize bitki diye de anılmaktadır. Defne meyvelerinden elde edilen (garlı) çok faydalı bir yağdır. Antiseptik özelliği vardır. Bu yağdan defne sabunu yapılmaktadır.
Saç dökülmesi, kepeklenmeye karşı etkilidir. Ayrıca cilde çok faydalıdır. Antiseptik özelliğinden dolayı tüm vücut parazitlerine ve mantar hastalıðına karşı faydalı bir üründür. Har sabununun faydaları:
1) Kepeklere karsi korur 2) Antiseptik oluşu sayesinde derideki bir çok hastaliğa, egzamaya ve mantara iyi gelir. 3) Varisleri rahatlamada etkilidir.

4) Ergenlik sivilcelerine, saç diplerindeki yara ve tahriþlere karsi çok etkilidir.

5) Derideki gözenekleri açar ve rahatlatir.

6) Dogal kokusu ve antiseptik olusundan dolayi ve evdeki dolaplarda kullandiginizda hasere barinmasini engeller.
Zeytin yağı ve Defne(Har) yağının karışımından yapılan Har Sabunu köyümüzde içerisine hiç bir katkı maddesi konulmadan geleneksel yöntemlerle üretilmektedir. Köyümüzde üretilen ürünler sınırlı miktarda ve özel sipariş üzerine üretilmektedir. Yoğun emek isteyen bu sabun %100 ekolojik defne(har) yağı ile üretilmektedir.
Defne sabunu açık kahve rengi-yeşil arasında bir renktedir. Romatizma ağrılarını giderir, cilt mantarlarında ve saç dökülmesini yavaşlatmak için faydalıdır. Belde halkı bu sabunu genellikle kendi ihtiyaçları için üretmektedir.

tatilde saçınıza dikkat

Saçınızı güneşten, tuzdan, kumdan ve klordan korumak için UV filtreli koruyucu bir ürün kullanın. Saç için hazırlanmış özel bir koruyucu ürün seçebileceğiniz gibi yüzünüz veya vücudunuz için kullandığınız güneş kremini saçınız için de kullanabilirsiniz.
Eğer saçınız boyalıysa rengi koruyacak tek yol saçınızı kapatmanızdır. Bu nedenle bir bandana ya da şapka kullanmaya gayret edin.
Deniz veya havuzdan çıktıktan sonra mutlaka yumuşak bir suyla saçınızı yıkayın. Suyunu aldıktan sonra koruyucu ürünü tekrar uygulayın
Akşamları, saçınızı, tuz, klor, kum ve koruyucu üründen tamamen arındırmak için iyice yıkayın. Mümkünse bir güneş bakım şampuanı ve yıkama maskesi kullanın; değilse, kuru ve yıpranmış saçlar için hazırlanmış şampuanları tercih edin. Eğer saçınızın çok kuruduğunu hissediyorsanız, 2 günde bir besleyici bir maske uygulayın.

mevsime göre saç bakımı

Daha güzel saçlara sahip olmak herkesin hayali... Ancak bu hayale ulaşabilmeniz için biraz çaba gerekir. Yeter ki saçlarınızın ihtiyaç duyduğu bakımı doğru zamanda uygulayın, farkı hissedeceksiniz.
Değişen mevsimlerle birlikte vücudumuzu korumak için giysilerimizi, cildimizi korumak için cilt bakım ürünlerimizi değiştiririz. İşte tıpkı bu örneklerde olduğu gibi saçlarımızın da ilgiye ve korunmaya ihtiyaçları vardır. Her saç, farklı mevsimlerde farklı bir bakıma ihtiyaç duyar... Çünkü farklı problemler farklı çözümler gerektirir...
Saçların kış bakımı
Soğuk kış aylarında saçlarınızı bekleyen koşulların mükemmel olduğu söylenemez. İsli ve ağır havadan yalnızca cildiniz değil, saçlarınız da etkilenir. Soğuğun ne derece büyük bir düşman olduğunu anlamak için aynaya bakmanız yeter. Hele bir de saçlarınız sağlıklı değilse, o zaman işiniz var demektir. Sonbaharda başlayan saç sorunları, kışın gelmesi ile birlikte giderek artar. Örneğin; yağlı saçlardaki yağ oranı yükselir, kuru saçlar ise daha da kurur. Mevsim değişikliğinin saç dökülmesini hızlandırdığı yine unutulmamalıdır. Kış aylarında saçlarınızı yıkadıktan sonra iyice kurutmadan dışarı çıkamazsınız ve doğal olarak yoğun fön ısısı da saçlarınıza zarar verebilir. Peki, saçlarınızı bütün bu olumsuz etkenlerden korumak için neler yapabilirsiniz? İşte size bazı ipuçları...
Saçlarınızı daima az şampuan kullanarak yıkayın, çok fazla şampuan kullanıldığında saçlarınız daha temiz veya bakımlı olmuyor. Buna karşın fazla miktarda kullanılan şampuan iyi durulanamadığı takdirde kepek sorunuyla karşı karşıya kalıyorsunuz: Avucunuza aldığınız şampuanı bir miktar ılık suyla sulandırıp, saçlarınıza güzelce yayın.
Saçınızı yıkadıktan sonra mutlaka bakım yapan bir saç kremi uygulayın. Kremi henüz nemli saçlarınıza yaydıktan sonra, yumuşak bir havlu yardımıyla tampon yapın. Etkisini göstermesi için en az 2 dakika kadar bekleyin.
Nemini kaybetmiş her boyda saça, özellikle uç kısımlara özen göstererek maske uygulayabilirsiniz.
Maskenin etkisini artırmak için, saçınızda beklettiğiniz süre içinde neler yapabilirsiniz? Başınıza bir bone giyin. Sıcak bir ortamda, örneğin kalorifer yanında oturarak bekleme süresini doldurun.
Konsantre ürünler veya ampul kullanıyorsanız, kutu üzerinde belirtilen doza mutlaka uyun. Saç derisine parmak uçlarınızla uzun uzun masaj yaparak iyice nüfuz etmesini sağlayın.
Böylece saçınız kısa süre içinde yaz aylarında kaybettiği eski güç ve yumuşaklığına kavuşacaktır.

Sonbaharda saç bakımı!
Deniz, klor ve güneşin saçlar üzerindeki yıpratıcı etkilerinden bahsetmiştik. Dolayısıyla yaz mevsiminde korumasız bırakılan saçları sonbaharda, kötü bir görünümle birlikte sağlık sorunları bekliyor. Zira mevsim değişikliği zaten saçların dökülmelerine yol açıyor. Kuru ve cansız saçlar ise mevsim değişikliğinin etkilerinden fazlasıyla nasiplerini alıyorlar. Saçlar matlaşıyor, saç boylarında ise çatallaşma ve kırılmalar göze çarpıyor. Bütün bunları engellemek için yaz aylarında saçları korumak gerekiyordu. Peki, şimdi ne yapılabilir?
Öncelikle saçlarınızın durumu gerçekten çok kötüyse bir saç uzmanına görünmenizi tavsiye ederiz. Büyük bir ihtimalle saç boylarınızı mümkün olduğu kadar kısaltmanız gerekecek. İkinci aşamada ise yoğun nemlendiricili bakım maskeleri saçlarınızın imdadına yetişecek. Düzenli olarak saç dökülmesine karşı güvenilir bir ürünün kullanılması da kaçınılmaz. Böylelikle hem saçlarınızı yazın bıraktığı kötü izlerden kurtaracak, hem de kış aylarına karşı güçlendirmiş olacaksınız.
Bahar bakımı
Bütün bir kış boyunca eğer saçlarınıza özel bir itina göstermediyseniz, şimdi onların kurumuş ve yıpranmış olduklarını eminiz fark etmişsinizdir. Bu nedenle bahar ayları saçlarınız için bayram havasında geçmeli. Zira eğer onları güçlendirecek ve canlandıracak formülleri bulamazsanız, yazın kavurucu güneşi saçlarınızı daha da içinden çıkılmaz sorunlara itecektir. Ekstra bakımlarla saçlarınızı kurtarmak için önünüzde 3 aylık bir bahar dönemi var. Peki, öncelikle ne yapmalısınız? Unutmayın ki saçlarınızın da cildiniz gibi yeniden yapılanmaya ihtiyacı vardır. Saçlarınızın iç yapılarında, geçirdikleri işlemler karşısında zayıflamalar meydana gelir, saç boyları ve uçlarında çatallaşmalar olur. Artık saçlarınız kırılmaya daha da fazla müsaittirler. Bunun sonucunda ise esneklik ve güzelliklerini kaybederler.
Saçlar uzadıkça yıpranma oranları artar. Çatallaşmalar saçların uçlarından başlayarak üst noktalarına doğru tırmanır. Bu türden sorunlarla karşılaştığınızda ilk iş olarak bir kuaföre gidip, saçlarınızdaki kırıkları aldırmalı ve hatta saç boyunuzu sağlıklı kısımlarına kadar kısaltmalısınız. Daha detaylı ve profesyonel bir yardım için saç bakım merkezlerine başvurabilirsiniz. Saç boyunuz kısaldıktan sonra onları bir süre için aşırı fön ısısından korumaya çalışın. En azından kendilerini biraz olsun toparlayıncaya kadar. Bu arada saç türünüze uygun bakım ürünleri kullanmayı da ihmal etmemelisiniz.
Yaz bakımı
Yaz aylarında saçlarınızın en büyük düşmanları; güneş ışınları ile deniz ve havuz suları... Bütün bu zararlı etkenler saçlarınızın kurumasına, renklerinin açılmasına ve uçlarının kırılmasına neden oluyorlar. Dolayısıyla saç uzmanları deniz ve havuza girerken bone kullanımını öneriyorlar. Böylelikle saçlarınız deniz suyunun tuzundan ya da havuzun klorundan etkilenmiyor, saç renginiz düzensiz bir biçimde açılmıyor. Yaz mevsiminde özellikle boyalı saçlara sahipseniz bone kullanımını ihmal etmemelisiniz. Zira boyalı saçlar, havuz suyuyla temas ettiklerinde ortaya hiç de iç açıcı görüntüler çıkmıyor. Güneş ışınlarının zararlı etkilerinden koruyan UV filtreli, koruyucu özellikli şampuanlar ve bakım ürünleri de saçların doğal yapısını korumada etkili oluyorlar.

saç hastalıkları-saç kıran

Madeni para büyüklüğünde, yani 2-2,5 cm çapında dairesel ? oluşan saç dökülmesidir. Her iki cinste oluşabilir. Çoğu vaka kendiliğinden geçer. Bu hastalığın ortaya çıkışında psikososyal streslerinetkili olduğu gösterilmiştir. Özellikle çocuk hastalarda yapılan incelemeler saç dökülmesi öncesi dönemde çocukların negatif yaşam olaylarıyla karşı karşıya kaldıkları tespit edilmiştir. Psikolojik stres sonrası olan saç dökülmelerinin altında yatan esas olay psiko-nöroendokrin sistem ile immun sistem arasındaki karmaşık etkileşmedir. Yani immun sistem psikolojik olayların etkisiyle harekete geçer ve sonuçta saç dökülmesi meydana gelir. Stres ile saç dökülmesi arasındaki ikinci ilişki saç dökülmesinin yarattığı psikolojik sorunlar (stres)dır. Saçı dökülen insanlarda yapılan çeşitli psikolojik ölçümler benlik duygusu, vücut imajı, öz saygı, kendine güven gibi duyguları etkilediği ortaya çıkmıştır. Saç dökülmesi yaşayan kadın ve erkeklerde yapılan çalışmalarda erkeklerde saç kaybının artmasıyla depresyon, içe dönüklük, aşırı sinirlilik, özbenlik duygusunda azalma gibi olumsuz sonuçlar çıkarken, kadınların da günlük yaşamlarını negatif etkilediği ve sosyal problemler yaşadıkları görülmüştür. Erkeklerin aktif olarak bu durumla başa çıkabildikleri ancak kadınlarda saça cinsel kimlik, seksüalite, çekicilik gibi kültürel ve kişisel özel anlamlar verildiğinden başa çıkmaları daha zor olmaktadır. Bu tip kişiler toplum içersinde daha gergin, utangaç davranmakta, boyunlarını daha dik tutmakta (boyun ağrısına yol açan), sık sık saçını yıkamak, kurutmak gibi yöntemlere başvurmaktadırlar. Sonuç olarak stresli, gergin, psikolojik problemleri olan bireyler olmaktadırlar. Tedavi konseptinde bu durum dikkate alınmalıdır. Tedavide bilgilendirme, empatik dinleme ve davranışları iyileştirme gibi psikosoyal destek gerekirse ilaç tedavisi uygulanabilir.

saç ve kepek sorunu

Kepek sorunu neredeyse gizemli bir konu.Şöyle ki, henüz hiç bir araştırma sonucu kepeğin tam olarak neden kaynaklandığı konusunda tatmin edici değil. Dolayısıyla bulunmuş tam bir tedavisi de yok. Yaygınlığı % 90`lar seviyesinde olan bu sorun genellikle 12 yaş ve üstünde görülmeye başlıyor.Kepeğin "konak" adı verilen bir türü de bebeklerde görülebiliyor.Gerçek şu ki, koyu bir giysinin omuzlarında beliren kepeğin görüntüsü çok rahatsız edici ve çirkin.Konunun detayları ve önerilenler bu sorunu yaşayanlara sınırlı oranda olsa da öneriler getiriyor.
Bir kişinin tüm vücut yüzeyi devamlı olarak ölü hücrelerini atar. Cilt her yirmi dört günde bir yüzeyini yeniler. Kepek, kafa derisindeki ölü deri hücrelerin anormal oranlarda kuruyarak atılması durumudur. Bu durum kaşındırıcı, sıkıntı verici ve çoğunlukla dönemseldir. Yaz aylarında azalır, kış aylarında azar.
Normal bir saç derisinde ölü cilt hücrelerinin atılması ve yenilerinin oluşması süreci normal ve orantılıdır. Kepek sorunu olan bir kişide ise bu oran bozulur, çoğunlukla dökülen hücrelerin tamamı ölmemiştir. Asıl ortaya çıkarılamayan da bu durumun nedenidir.
Kepek probleminin iki ana nedeni vardır:
İçsel nedenler:Hormonal dengesizliklerSağlık sorunlarıFazla terlemeYetersiz temizlik/hijyenAlerjik hassasiyetlerYorgunlukDuygusal stresFazla oranda şeker, yağ, nişasta tüketimiDengesiz/yanlış beslenme
Dışsal nedenler:Abartılı saç spreyi, saç jölesi veya saç jeli kullanmakSaç boya maddelerinin yanlış kullanımıElektrikli bigudilerinin yanlış kullanımıSoğuk hava ve kuru mekan sıcaklıklarıSıkı şapka veya eşarplarSaçın seyrek yıkanması veya iyi durulanmamasıStres, panik, tansiyon
Kepek problemi genellikle kafa derisinin kuruluğu olarak bilinmesine rağmen bu problemi yaşayanların çoğu yağlı deriye sahiptir. Bu arada genel kanını aksine seyreden diğer bir husus da kepeğin kellikle hiç bir bilinen bağının olmamasıdır.
Kepek probleminin en yaygın tedavisi aşağıdaki maddeleri içeren şampuanlardır:
Kömür-katranPyrithione-çinkoSalisilik asitSelenyum sülfitKükürt
Kepek doğal bir süreç olduğundan ortadan kaldırılamaz; ancak kontrol edilebilir. Yoğun problem yaşanmayan durumlarda kepeği düzenli kullanılan kepek şampuanıyla kontrol altında tutmak mümkündür. Bu mümkün olmadığı taktirde doktor tavsiyesiylealınabilecek ilaçlı şampuanlar kullanılabilir.
Her iki durumda da şampuan sonrası saçın çok iyi durulanması gerekir. Saç yıkama sıklığının yani hijyenin kepek ile doğrudan ilişkisi olduğundan sık ve iyi yıkanmanın önemi unutulmamalıdır.
Kepek problemi olan kişide saç derisi dışında kaş, şakak, alın gibi bölgelerde kızarıklıkla birlikte oluşan kepeğimsi döküntüler varsa, bu kişinin kepekten ayrı bir problemi olabileceğinden doktora başvurması doğru olur.
Kepek probleminin ortadan kaldırılması mümkün olmasa da bazı önlemlerle kontrol altına alınması mümkün:
Beslenme: Beslenmenin kepek üzerinde büyük etkisi var. Kepeğin oluşmasına imkan sağlayacak yararsız karbonhidrat ve yağ asitlerine karşı bol B vitamini tüketin.Şampuan: Piyasada bulunan iyi kepek şampuanlarından kullanın. Saçınızı sık yıkayarak iyi durulayın.
Alternatif uygulamalar: Kafa derisinin pH değerlerini dengelemesi açısından yıkanırken iki şampuan arası elma sirkesi kullanımı faydalı sonuçlar vermiştir.
Sarımsak ve kekik de kepeğe karşı iki iyi silah sayılır. Bunların tablet veya doğal yollarla tüketimi kepek probleminde yardımcı olacaktır.
Soğanlar yüksek oranda kükürt içerir. Ara sıra bir soğanın ezilerek kafa derisine masajla sürülmesi etkili olabilir. Haftada bir de saçınızı mutlaka kükürtlü bir şampuanla yıkamalısınız.Alternatif tedaviler: Kepeğin bazı homeopatik tedaviye, akupunktura, bazı özel masajlara cevap verdiği de kanıtlanmıştır.

saç güzelliği için kesim önerileri

Dolgun Saçlar için...SAÇ KESİMİSaçı daha iyi gösteren belli saç kesimleri vardır ama önce iyi saçın ne olduğunu anlamak gerekir, çünkü bilinenin aksine iyi saçın ince olması şart değildir. “İyi”, bir saç telinin çapına işaret eder. Bu yüzden, çok olan iyi saçlara sahip olabilirsiniz, çünkü bir santimetre kare’de birçok saç teliniz olabilir.Ayrıca çapı küçük olan ve hatta sayısı da az olan iyi ve ince saçlarınız olabilir. Yaş, diyet, stres, ilaç tedavileri ve diğer etkenler iyi fakat çok saçı inceltebilir ve seyreltebilirler.Saçın iyi veya hem iyi hem de seyrek olması sizin hangi seçimi tercih etmeniz gerektiğini belirler. Genel kural olarak, saç kısa ise ve tek boyda ise, daha dolgun gözükür.
Bu yüzden, her hangi bir iyi saç için en iyi 5 kesim şunlardır:1- Küt kesim - binlerce değişik şekli vardır. Kulak mememesi hizasındaki kısa küt kesim saçı çok sağlıklı ve gerçek sayısından iki kat daha fazla gösterir.2- Kat kat kesim - genellikle saç uçları aynı uzunlukta değildir. Omuz hizasında kesildiğinde iyi, seyrek saçlara hem tarz hem güzel bir şekil kazandırır ve bakımı kolaydır.3- Düz kesim - aynı uzunlukta kesilir. İnce veya oval yüzler için idealdir.4- Kırık kesim - Her hangi kısa bir kesim olabilir. Genç kadınlarda cool bir hava oluşturur. Eğer 45 yaş üzerindeyseniz, çene ve gerdan profilinizde neler değiştirdiğine inanamayacaksınız. Ayrıca kısa ve kırık kesimler dikkati gözlerinizde toplar.5- Orta boy kesim - Saçlarınız omuzlarınız hizasında hatta daha uzun olduğunda çok hoş bir şekil alır. Omuzlarınız üzerinde gezinirken, içindeki hafif katlarla hoş bir hacim kazandırır.
Ayrıca Saçlarınız omuz hizasında veya daha uzunsa, dilerseniz, özenle kesilmiş katlar saçlarınıza dolgunluk ve boyut kazandırır. Ancak, çok fazla kat yapılırsa, şekil bozulur ve iyi saç ince ve mat görünür. Saçınızın şekli başınızın boyutlarıyla uyumlu olsun. Kulak arkanıza ulaşabilen kesimleri tercih edin. Bu saçınızı doğal olarak daha çok gösterir. Eğer uzun görünmesini istiyorsanız, katlı kesimleri tercih edin. İyi saçlarda kısa kesim, biçim kaybetmeye başladığında kötü görünür.
Kaçınılması Gerekenler Hafif ve kaliteli jöleleri tercih edin, ağır jöleler saçınızı sönük gösterir. Saçınızın her iki tarafını da 30 cm uzaklıktan spreylemiyorsanız parlatıcı ve silikon spreylerden kaçının.
HACİM KAZANDIRINSaçınız düz ve yumuşaksa ne yaparsınız? İşte size her yerde işinize yarayacak bir kaç ipucu. Saçınızın dolgun görünmesi, hacim kazanması için en basit yollardan biri saçınızı kurutmaya başınızın yukarısından başlamanızdır. Çünkü saçlar kökten uca doğru kurur. Bu küçük ev hilesiyle saçınızı kendi kendine kurutmanız için biraz zamana ihtiyacınız vardır. Hacim verici şampuanlarla yıkadıktan sonra saçlarınızı düz tarayın, başınızın üstünde toplayın veya uçlarını yumuşak bir şekilde kıvırın. Saçlarınızı basit bir at kuyruk yapabilirsiniz. Bu saçlarınıza hacim kazandırır ve kısa, ince saçları bile bu şekilde kurutmak zaman alır. İki adımda kurutun ve şekil verin. Saç kurutma makinesiyle yüksek ısıda kuruttuktan sonra saçınız % 80 kuru iken şekillendirici kullanın. Şekil vermeye başlamadan önce saçınızı ne kadar çok kurutursanız, verdiğiniz şekil o kadar kalıcı olur ve dolgun gözükür. Daha fazla hacim istiyorsanız, başınız dik bir haldeyken, saçlarınız yuvarlak bir fırça ile düz bir şekilde yukarı kaldırın. Bu başınızı eğip yapmanızdan daha iyidir. Kolayca hacim kazanmasını mı istiyorsunuz? Yılladır saç uzmanları, saçları normalde istediğiniz yönün tersine taramanızı tavsiye etmişleridir. Bu işe yarar çünkü saçları bir yöne kaldırıp kurutursunuz ve daha sonra ters yöne tararsınız. Doğal olarak dik dururlar. Saçlarınızı tersten kurutmanız saçlarınızı daha dolgun gösterebilir ancak dikkatli olun bazen bu işlem saçlarınızın elektriklenmesine neden olabilir.
Son Birkaç İpucu Kısa saçlar, koyu renklerde daha kalın telli görünür, açık sarı ise daha ince gözükür. Eğer saçınız ince ve açık sarı ise, saçın yüzeyine sürülen parlatıcılar kullanarak, parlaklık ve boyut kazandırabilirsiniz. Kısa saçlarda daha az ısı kullanmanız ve bu yüzden saç kurutma makinenizin maksimum gücünü kullanmamanız gerektiğini duymuşsunuzdur. İşin aslı, saçlara uzun zaman ısı uygulamanızdır. Bu yüzden saçınızı yüksek ısıda ama kısa sürede kurutun. Düşük ısıda uzun süre saç kurutmayın. Bütün bunlar size uzun ve zahmetli geliyorsa piyasada bulunan saçlarınıza hacim kazandıran şampuanlar vardır, bunları alabilirsiniz.
YÜKSEK HACİMLİ SAÇLAR İÇİN KOLAY İPUÇLARIUzun saçlarla ilgili en büyük sorun, çabuk yıpranmasıdır. Kadınlar uzun ve yumuşak saç isterler ama dolgun ve gösterişli olmasını da isterler. İşte bunu elde etmenin birkaç yolu:Dolgunlaştırıcı ŞampuanlarHacim veren şampuanlar saçın her bir teline etki ederler. Saçın her ihtiyacına cevap veren dolgunlaştırıcı şampuanları deneyin.Daha Fazla HacimSaçınız kurur kurumaz hemen sönüyorsa, bir sonraki yıkadığınızda, bir sandalyeye oturun ve saçlarınızı dizlerinizin üstüne bırakın. Saçınızı, parmaklarınızı tarak gibi kullanarak tarayın ve kurumaya yakın saç kurutma makinesini kullanın. Saçlarınızı geriye attığınızda, saçlarınızın iki katı hacim kazandığını göreceksiniz.Köpük YardımıHacim arttırmak için uygun olan şekillendirici ürün köpüktür ve geniş fiyat seçenekleri vardır.Arkaya TaramaSaçlarınızı biraz arkaya taramak, kısa sürede hacim kazandırabilir ama saçlarınıza ne kadar yüklendiğinizin farkında olun. Çünkü fazla yüklenirseniz saç telleriniz zarar görebilir.Çabuk HacimUzun saçlara hacim vermek için, havlu ile kurulayın ve saçlarınızı başınızın üstünde toplayın ve kalın bir lastik ile bağlayın. Saç kurutma makinesi ile kurutun ve daha sonra açın. Bu saçınıza çabucak hacim verecektir.
Güzelliğiniz İçin...Sürekli makyaj yapan kadınlar için rötuş ipuçları ve diğer güzellik tavsiyeleriHarika bir işiniz var ve işiniz gereği bir yerlere gitmeniz gerekiyor. Fakat küçük bir sorun var: makyajınız bozuluyor, rujunuz siliniyor, saçlarınız dağılıyor ve tırnağınız kırılıyor. Bu her çalışan kadının başına her an gelebilir. Ama bu kaderiniz olmamalı.Dikkatlice yapılmış küçük bir planla en çok yıpranan iş kadınları bile, günün ilk ışıklarından gecenin ilerleyen saatlerine kadar, sakin, hoş ve bakımlı bir görünüşe sahip olabilirler.
SAÇ KORKUNUZU YENİNSaçınızda hangi modeli tercih ederseniz edin, saçınız görünüşünüzde önemli bir rol oynar. Saç bakımı evde başlar. Ama saçı gün boyu formada tutmanın bir çok yolu vardır.Çözüm çok basit. İşe sert ve kısa modellerden uzak durarak başlayın. Saçınız uygun durumda ve parlak olsun ama yağlı olmasın. İnsanlar özellikle hacimli saçlara çok dikkat ederler. İncelik isteyen detaylı şekillerden kaçının. Sizin istediğiniz, yumuşak, kadınsı ve hoş bir saç.Sağlıklı, iyi şekillendirilmiş, yıkanmış ve bakım yapılmış saçlar, gün içinde pek fazla ilgi gerektirmez. Eğer gerekli şekil verilmişse, yapılması gereken pek fazla bir şey yoktur. Düzenli yıkama, formunu ve hacmini korumada yeterli olacaktır.
MAKYAJINIZ SİZE HİZMET ETSİNGüzellik uzmanları, makyajın bakımlı görünmek isteyen kadınlar için bir zorunluluk olduğunu söylüyorlar. Aklınızdan çıkmaması gereken ne zaman yapılması gerektiğini bilmektir. Makyaj tazelemek için özel zamanlar ayırmanıza gerek yok. Çalışma programınızın bir parçası olmalıdır. Yüzünüzü pudralamak, rujunuzu tazelemek sadece birkaç dakika alır ve bunu yaparsanız emin olun ki, gün boyu etrafınıza ışık saçarsınız.Gün içinde düzenli olarak, makyajınızı kontrol edin, gerektiğinde rujunuzu tazeleyin. Kalıcı bir ruj kullanmıyorsanız bir şeyler yiyip içtiğinizde rujunuzu tazeleyin.
GÜLÜŞÜNÜZ HEP IŞIK SAÇSINKim olduğunuz ve ne kadar değerli olduğunuz konusunda dişleriniz çok şey anlatır. Güldüğünüzde bunu kendinize güvenerek yapmak istersiniz. Bunu diş fırçası, diş macunu ve diğer ağız bakım ürünleriyle gün boyu yapabilirsiniz.Günde iki kez fırçalamak dişleriniz ve diş etleriniz için yeterlidir. Ama çalışan kadınlar bu işi özellikle yemekten sonra yapmalıdır. Yemeklerden sonra özellikle diş iplerine kullanarak yapacağınız bakım, dişlerinize inci beyazlığı getirecektir.
ELLER HER ZAMAN İŞ BAŞINDAÇekici ellerin bakımı da evde başlar. Ama işte de ellerinizi yumuşak ve bakımlı tutmanın birçok yolu vardır.İşe çantanızda ve çekmecenizde bir el kremi bulundurarak başlayabilirsiniz. Gün boyu ellerinizi yıkayıp kuruladığınızı düşündüğünüzde buna her zaman ihtiyaç olduğu muhakkak. Ellerinizin daima kremli olmasında yarar var.Oje renginizi seçerken de dikkatli olmasınız. Koyu renkler diğerlerine göre daha fazla bakım gerektirir. Seçtiğiniz rengin kıyafetinizle uyumlu olmasını da ihmal etmeyin.

erkek ve kadınlarda saç bakımı hakkında

Yüz derisinde olduğu gibi kafaderinde ve saçlarda, bünye özelliklerine göre değişiklikler sözkonusudur. Hemen hemen her iki kişiden birinin kafa derisindeki yağbezleri normalin üstünde yağ üretir. Sonuç, yağlı saçlar!Yüzünün derisi yağlı olanların genellikle kafa derisi deyağlıdır. Herkesin kafa derisinde kepeklenme olur; derininkendini yenilemesinin bir sonucudur bu durum. Altında yeni derioluştuğunda, eski deri canlılığını yitirirve kepek halini alır. Bu kepeklenme ise, iki durumda problem halinegelir: Derinin fazla yağ üretimi nedeniyle kepekler bir kabuk gibi kafaderisine yapışır. Bu durumda saçların dip taraflarıyağlı, öteki kısımları ise kurudur. Yağbezlerinin az yağ üretmesi durumunda ise, kafa derisi kuru olduğuiçin kepekler etrafa uçuşur. Bu durumda, saçlar da genellikle cansızve kırılgan olur.
-Yağ şampuanı, kurusaçlar için
2 yemek kaşığıdolusu susam yağı, bademyağı veya ayçiçek yağı ve3-4 yemek kaşığı dolusu nohut unu hazırlanır.Saçlar yıkanmadan önce, seçilen yağla kafa derisine masajyapılır. Sonra, artan yağ ile nohut unu, belki biraz dasıcak su eklenerek, akışkan bir lapa haline getirilir. Bu lapaile saçlar iyice şampuanlanır ve sonunda durulanır.
-Lavanta şampuanı, tümsaç tipleri için
100ml hazır bitkiselşampuana 4 damla lavanta ve 4 damla okaliptüs yağı eklenir veçok iyi çalkalanır.
Limon şampuanı,yağlı saçlar için
5 yemek kaşığı dolusuince kıyılmış ısırganotu yaprağıyarım litre soğuk suya eklenir, kaynama derecesine kadarısıtılır, 15 dakika demlendikten sonra süzülür. Bu arada, 1limonun suyu sıkılır. Ayrıca, 2 yumurta sarısıçırpılır. Limon suyu, yumurta sarısı, 5 damla limon yağıve 1 tatlı kaşığı dolusu hazır bitkiselşampuan, ısırganotu çayına eklenerek iyice çalkalanır.Saçlar bu şampuanla yıkanır ve iyice durulanır.
Yağ friksiyonları
Yağ friksiyonları her saçtipi için yararlıdır, ama özellikle hırpalanmış vekuru saçlar, uçlarına kadar bu bakımdan yararlanırlar.Şifalı bitki çayları ile birlikte de kullanılabilendeğerli bitki yağları, saçlara canlılık, esneklik veparlaklık kazandırır, zararlı çevresel etkilerden korur,perma, çok sıcak fön çekme ve sürekli boyanın olumsuz etkilerinekarşı dayanıklılık kazandırır.
-Yağ friksiyonu, kuru vehırpalanmış saçlar için
25ml bademyağı(veya kabakçekirdeği yağı) ve 25ml zeytinyağıkarıştırılır ve saçlara friksiyon yapılır.Daha sonra saçlar bir havlu ile örtülerek, birkaç saat veya gece boyuncaetkilemeye bırakılır.
-Etkili yağ kürü, çokhırpalanmış saçlar için
40ml hintyağı ve 20ml soyayağı bir cam şişede veya kavanozda iyicekarıştırılır. 2’şer tatlıkaşığı dolusu ısırganotu, biberiye, ve kekikeklenir. Çok iyi çalkalanarak 2 gün bekletildikten sonra süzülür. Bu yağsaçlara emdirilir ve 40 dakika etkilemeye bırakılır.
Yağ friksiyonu, yapısalzarar görmüş saçlar için (örneğin boya veyaperme sırasında)
40ml tatlı bademyağıve 20ml hintyağı iyice karıştırılarak saçlara veözellikle de saç uçlarına iyice yedirilir. Bir saat süreyle etkilemeyebırakılır.
Yağ friksiyonu, kepeğekarşı
10 damla okaliptüs yağı, 15damla biberiye yağı ve 50ml jojoba yağı, sıcak subanyosunda ısıtılarak iyicekarıştırılır, kafa derisine ve saçlara uygulanır.
-Yağ friksiyonu,yağlı saçlar için
12 damla bergamotyağı(turunç kabuğu yağı), 13 damla lavantayağı ve 50ml jojoba yağı, sıcak su banyosundaısıtılarak iyice karıştırılır vesaçlara yedirilir.
Durulama Suları – Hızlı veEtkili
Yıkamadan sonraki durulamasuları, özellikle yağlı ve kepekli saçlarda mucizeleryaratabilir. Kuru veya kaşıntılı kafa derisi de, bitkiselkatkılı durulamalarla veya elma sirkesi ile rahatlatılabilir.Durulamalar, yıkanmadan sonra uygulanır ve saçlar artıkbaşka bir biçimde yıkanmaz.
-Sirkedurulaması, parlaklık ve esneklik kazandırıcı
1 yemek kaşığıelma sirkesi ve 5 damla hintyağı, 1-2 litre sıcak suyakarıştırılır. Saçlar bu suyla durulanır ve kafaderisine masaj yapılır.
-Limon durulaması,yağlı saçlar için
1 limonun ince rendelenmişkabuğu ve 1 tatlı kaşığı dolusu incekıyılmış ıhlamur, yarım litre soğuk suyaeklenir ve kaynama derecesine kadar ısıtıldıktan sonra 10dakika demlenmeye bırakılır ve süzülür. 8 limonun suyu ilebirlikte, hepsi bir şişeye veya kavanoza aktarılır veçalkalanarak 2 gün bekletilir. Saçlar yıkandıktan sonra, 1 litreılık durulama suyuna, şişedeki sıvının 1/8bölümü eklenir ve durulama yapılır.
-Isırganotu durulaması,kafa kaşıntısına karşı
¼ litre elma sirkesi kaynamaderecesine kadar ısıtılır(ama kaynatılmaz) ve içinebir avuç dolusu ince kıyılmış ısırganotuyaprağı eklenir ve soğuyana kadar demlendikten sonra süzülür.Saçlar durulanırken kafa derisine de masaj yapılır.
Saç dökülmesine karşıetkili bir reçete
3-4 hafta boyunca her gün, bir avuçdolusu ince kıyılmış ısırganotu kökü 8-10 saatboyunca 1-2 litre soğuk suda bekletilir, sonra 3-4 avuç incekıyılmış ısırganotu yaprağı eklenir,kaynama deresine kadar ısıtılır, 10 dakika boyuncademlenmeye bırakılır ve süzülür. Bu suyla kafa derisi ve saçlarbeş dakika boyunca yıkanır ve kafa derisine masajyapılır. Ama her yıkamadan önce, kafa derisine, İsveçŞurubu ve ısırganotu tentürü ile dönüşümlü olarakfriksiyonlar yağılır. Daha ilk haftada saç dökülmesi durur vetedavi süresinin sonuna doğru yeni saçlar çıkmaya başlar. Dahasonra bu tedavi 3-4 günde bir uygulanırsa, saç dökülmesi uzun vadedeönlenmiş olur ve saçlar esneklik, parlaklık kazanarak,sağlıklı bir görünüme de sahip olurlar. Bu tedavi, kepeklenmeyekarşı da çok etkilidir.

değişik saç bakım yöntemleri

Sıcak Yağ Tedavisi Kurumuş ve yıpranmış saçları en iyi canlandırma yöntemi zeytinyağı tedavisidir. Saçlarınıza parlaklık vermek ve beslemek için 2 çorba kaşığı zeytinyağını ısıtın. Bunu yavaş yavaş tüm saç derinize yedirin. Sıcak suda ıslattığınız bir havluyu sıktıktan sonra bir türban gibi başınıza sarın. Havlu soğurken bu işlemi iki veya üç defa tekrarlayarak, başın yağı iyice emmesini sağlayın. Sonra saçlarınızı yıkayarak, iyice durulayın. Bu bakım türü, özellikle çabuk kırılan saçlar için çok yararlıdır.
Hintyağı Tedavisi
Yarım çay fincanı hintyağını ısıttıktan sonra baş derinizi ovarak saçınızın yağı emmesini sağlayın. Yavaş yavaş tarayacağınız saçlarınızı kaynar suya batırırıp sıktığınız havluyla sarın. Bu işlemi yaptıktan sonra yarım saat kadar bekleyip şampuanla yıkayın. Bu tedavi, fazla ince, çabuk kırılan, kuru saçlara iyi gelir.
Zeytinyağı ve Bal Tedavisi
Yarım çay fincanı yeşil zeytinyağıyla bir çay fincanı süzme balı karıştırın. Bu sıvıyı iyice sallayıp çalkalayın ve bir kaç gün dinlenmeye bırakın. Daha sonra bu karışımı baş derisinize ovarak ve tarayarak yedirin. Ancak bu işlemi yaparken tarağın dişlerinin baş derinize batmamasına özen gösterin. Başınıza bir naylon torba geçirerek, başın sıcaklığını muhafaza etmeyi sağlayın. Karışımı başınızda yarım saat beklettikten sonra, saçlarınızı bol suyla durulayın. Bu işlem, koyu renk saçların ışıltılı bir hal alıp parlamasını sağlar.
Protein Tedavisi
Yumurta ile yapılacak protein tedavisi hemen hemen her tür saç için uygundur. İki yumurtayı çırpın ve içine yavaş yavaş bir çorba kaşığı zeytinyağı, bir çorba kaşığı gliserin, bir çorba kaşığı sirke (mümkünse elma sirkesi) ilave edin. Saçınızı bir kez şampuanladıktan sonra saçlarınıza bu karışımı sürüp 15-20 dakika bekleyin. Saçlarınızı iyice duruladıktan sonra saçlarınızın çok kısa sürede canlandığını fark edeceksiniz.
Kakao Yağı Tedavisi
Koyu renk saçlı kişilerin uygulayabileceği bir başka bakım yöntemi ise aşağıda anlatılan bu karışımdır. İçinde su kaynayan genişçe bir tencerenin içine daha küçük bir kabı oturtun. Yarım çay fincanı ayçiçeği yağını, 1 çorba kaşığı kakao yağını, 1 çorba kaşığı susuz lanolini bu ikinci kabın içinde eritin. Bütün bu yağlar eriyince, kabı kaynar suyun içinden alın ve karışımı iyice çırpın. Bu karışımdan 1 çorba kaşığı kadarını alarak buna 1 çorba kaşığı su katın, iyice karıştırın. Bu sıvıyı ovarak başınıza sürün ve bu durumda 15 dakika ile yarım saat arasında bekleyin. Ardından saçınızı yıkayıp durulayın. Bu tedavi koyu renk saçlara yeni bir canlılık ve parlaklık verir.
Mayonez Tedavisi
Kuru saçların en büyük ihtiyacı saç derisinin tıkanmış olmasından dolayı kaynaklanan yağ eksikliğidir. Bu açığı gidermek için mayonez tedavisi uzmanlar tarafından önerilen bir bakım türüdür. Bir yumurtayı, 1 çorba kaşığı sirkeyi, 2 çorba kaşığı bitkisel yağı, işe koyulmadan hemen önce karıştırarak çırpın. Bu karışımı baş derinize ovarak iyice içirin. Ardından saçlarınızı tarayarak bütün karışımın saçlarınıza eşit yayılmasını sağlayın. 15 dakika böyle bekledikten sonra saçlarınızı yıkayarak durulayın. Bu tedavi baş derisine nem kazandırılmasına yardım eder, kuru saçın yağla beslenmesini sağlar.
SAÇ DÖKÜLMESİ ve DEFNE SABUNU
Defne mucize bitki diye de anılmaktadır. Defne meyvelerinden elde edilen (garlı) çok faydalı bir yağdır. Antiseptik özelliği vardır. Bu yağdan defne sabunu yapılmaktadır.
Saç dökülmesi, kepeklenmeye karşı etkilidir. Ayrıca cilde çok faydalıdır. Antiseptik özelliğinden dolayı tüm vücut parazitlerine ve mantar hastalıðına karşı faydalı bir üründür. Har sabununun faydaları:
1) Kepeklere karsi korur 2) Antiseptik oluşu sayesinde derideki bir çok hastaliğa, egzamaya ve mantara iyi gelir. 3) Varisleri rahatlamada etkilidir.
4) Ergenlik sivilcelerine, saç diplerindeki yara ve tahriþlere karsi çok etkilidir.
5) Derideki gözenekleri açar ve rahatlatir.
6) Dogal kokusu ve antiseptik olusundan dolayi ve evdeki dolaplarda kullandiginizda hasere barinmasini engeller.
Zeytin yağı ve Defne(Har) yağının karışımından yapılan Har Sabunu köyümüzde içerisine hiç bir katkı maddesi konulmadan geleneksel yöntemlerle üretilmektedir. Köyümüzde üretilen ürünler sınırlı miktarda ve özel sipariş üzerine üretilmektedir. Yoğun emek isteyen bu sabun %100 ekolojik defne(har) yağı ile üretilmektedir.
Defne sabunu açık kahve rengi-yeşil arasında bir renktedir. Romatizma ağrılarını giderir, cilt mantarlarında ve saç dökülmesini yavaşlatmak için faydalıdır. Belde halkı bu sabunu genellikle kendi ihtiyaçları için üretmektedir.

doğal saç bakımı

Çinko Çinko aynı zamanda çok etkili bir anti-androjen olan bir vitamin-mineraldir. Çinko, B6 vitaminiyle birlikte kullanıldığında 5 alfa-redüktaz enzimini bloke ederek testosteronun DHT’ye dönüşmesini engeller. Ne var ki çinkonun androgenetik saç dökülmesine karşı etkinliğini ortaya koyan çok az sayıda araştırma mevcuttur. Propecia gibi başka 5 alfa-redüktaz inhibitörleriyle karşılaştırıldığında çinko çok daha güvenlidir, çünkü çinko vücudumuzda zaten bulunmakta olan bir vitamindir ve yan etkisi yoktur. Saw Palmetto Cüce Amerikan hurması olarak da bilinen palmiye türü bir ağacın meyvelerinden elde edilen özüt, tablet haline getirilmiştir. Anti-androjen olarak bilinmektedir. Saç dökülmesi tedavisindeki etkinliğini kanıtlamaya yönelik bir çalışma olmamasına rağmen, bilim adamlarının önerileri doğrultusunda bu ilacın erkek tipi saç dökülmesi tedavisinde etkili olabileceğini belirlenmiştir. Radıx Cinsiyet hormonlarının kanda taşınabilmesini sağlayan bir proteinin aktivitesini ve testosteron bağlama özelliğini etkileyen bir bitki türüdür. Saw palmetto’yla karşılaştıracak olursa, radix urticae ve onun saç dökülmesi tedavisindeki yeri hakkında çok az olduğu bilgisine varılmıştır. B6 Vitamini Çalışmalar çinko ile birlikte kullanılan B6 vitamininin testosteronun ciltte DHT’ye dönüşmesini engellediğini göstermektedir. Bu nedenle bu ikilinin akne ve androgenetik saç dökülmesi gibi androjenlere bağlı durumların tedavisinde etkili olduğu söylenmektedir. Balkabağı çekirdeği yağı Amerika’da yetişen bir tür bal kabağı türü olan (Pumpkin) çekirdeğinden çıkarılan yağ kullanılmaktadır. Anti-androjen etkiye sahiptir. Saç dökülmesi tedavisinde kullanılır. Yeşil Çay (Camelia Sinensis) Japonya ve bazı Asya ülkelerinde oldukça boldur. Günlük kullanımı son derece yaygındır. Yeşil çayın bir çok hastalığa iyi geldiği bilinmektedir. Bu yüzden çok iyi araştırılmıştır.Yeşil çayın yağı anti-androjenik etkiye sahip olduğunu öne sürmektedirler. Bu iddia sayesinde, etkinliğini doğrudan ispatlayan hiçbir çalışma olmamasına rağmen yeşil çay androgenetik saç dökülmesinin popüler tedavilerinden biri haline geldi. Yeşil çay içeren bazı şampuanların saça ve deriye faydalı olduğu söylenmektedir.

saç ekimi ve başarı şansı

Mikrogreft (Ense saçından)Bu yöntem özetle ensenin üzerindeki bölgeden uzun elips şeklinde bir şaçlı derinin çıkartılarak bu deri şeridindeki kıl köklerinin bir ila üçlü gruplara bölünüp, saçsız alanlara nakledilmesidir. Operasyon lokal anestezi altında yaklaşık 4-5 saate yapılmakta ve hastalar tarafından rahatlıkla tolare edilebilmektedir. İşlem tamamlandıktan hemen sonra hasta evine dönebilir, 24 saat boyunca sac yıkanmaz ve bu süre sonunda ekim yapılan bölge ve diğer saçlı bölgeler özel bir solüsyonla kliniğimizde yıkanıp işleminiz tamalanır. Nakledilen saçlar bir süre sonra dökülürler ve yeniden çıkmaya başlamaları 2,5 -3 ay gibi bir süre almaktadır. Saç ekimi ile ilgili ayrıntılı bilgileri yazının devamında bulabilirsiniz.Saç Kaybı genetik, hormonal değişiklikler ve yaşlılık nedeniyle oluşan, hem kadınlarda hem de erkeklerde fiziksel ve buna bağlı olarak da psikolojik sorunlara sebep olan bir durumdur. Saç kaybı aynı zamanda çeşitli dermatolojik hastalıklar, yanıklar ve travmatik sebeplerle de gerçekleşebilir. Erkek tipi saç dökülmesi her toplumda oldukça sık görülen bir durum olmasına rağmen pek çok erkek ve kadın için önemli bir sorundur. Bu insanlar saçlarının dökülmesini önlemek, dökülen saçların yeniden çıkmasını sağlamak veya saç dökülmesinin sebep olduğu görüntüyü ortadan kaldırmak için bir çok yola başvurmaktadırlar. Saç kökleri uzun bir gelişme dönemi ve bunun ardından gelen kısa bir dinlenme periyodundan oluşan bir döngü içindedirler. Dinlenme döneminde şaç teli köke bağlıdır ancak büyüme olmaz. Dinlenme dönemi sonunda ise saç teli düşer ve saç kökünden yeni bir tel gelişmeye başlar. Yaş ilerledikçe dinlenme döneminin süresi uzamaya başlar. Normalde gelişme dönemi (anajenfaz) 3-5 yıl kadar sürerken bunu takip eden dinlenme dönemi (telojenfaz) 1-2 haftalık geçiş dönemini (katajenfaz) takiben başlar ve 3-4 ay
F.U.E. (Göğüs kılından)Artık ameliyata gerek kalmadan ve iz bırakmadan saç ekimi yapmak mümkün. Üstelik yeni saç için göğüs, sırt, koltuk altı hatta el ve ayak kıllarından bile yararlanılıyor.Erkeklerin müzmin sorunlarından biri olan saçsız kalmaya karşı kullanılan saç ekme tekniklerinde önemli gelişmeler var. Artık yeni tekniklerde saç ekimi, kesmeden, ameliyatsız, yara izsiz yapılabiliyor. En önemlisi yeni saç materyali olarak göğüs, sırt, koltuk altı hatta el ve ayak kıllarından bile yararlanılıyor.Saç kökleri uzun bir gelişme dönemi ve bunun ardından gelen kısa bir dinlenme periyodundan oluşan bir döngü içindedirler. Dinlenme döneminde şaç teli köke bağlıdır ancak büyüme olmaz. Dinlenme dönemi sonunda ise saç teli düşer ve saç kökünden yeni bir tel gelişmeye başlar. Yaş ilerledikçe dinlenme döneminin süresi uzamaya başlar. Normalde gelişme dönemi (anajenfaz) 3-5 yıl kadar sürerken bunu takip eden dinlenme dönemi (telojenfaz) 1-2 haftalık geçiş dönemini (katajenfaz) takiben başlar ve 3-4 ay sürer.Foliküler ünite denen yapı, dermal bir kılıf ile çevrelenmiş ve içerisinde 1-4 adet kıl folikülü barındıran ve etrafındaki damarsal ve sinirsel ağ ile anotomik ve fizyolojik bir bütünlük oluşturan yapılardır. Foliküler ünite nakli 1996 larda tanımlanmış 40 yıllık saç nakli tarihinde devrim niteliği kazanmıştır. Foliküler ünite genellikle iki yada üç saç folikülü (saç kökü) içeren ve kendi içerisinde bütünlük arzeden bir yapıdır. Önceleri varlığından bile haberdar olunmayan foliküler ünitelerin bölünmemesi gereken dokunulmaz yapılar olduğu ve ekimlerin bu durum gözönünde tutularak yapılması gerektiği ortaya konmuştur. Foliküler ünite mikroskop altında çok hassas bir biçimde elde edilmeli ve titizlikle ekilmelidir. Bu yüzden sac ekimi ve özellikle FUE yöntemi mikrocerrahi tecrübesi olan ve saçlı deri (scalp) anatomisini ve cerrahisini en iyi bilen kişiler tarafından yapılmalıdır.Follicular unit extraction yöntemi esas olarak foliküler ünitelerin elde edilmesinde kullanılan, foliküler ünite çıkartma işlemidir. Saçlı deriden, kesme ve dikme işlemi olmadan sadece foliküler ünitenin çıkartıldığı bir tekniktir. Foliküler üniteleri çıkartmak için özel tasarlanmış uç yapısı olan değişik çaplarda lümenli iğneler kullanılır. Yine ekim işlemi özel bir şekilde yapılmakta santimetre kareye 50-60 foliküler ünite (100-120 saç teli) ekmek mümkün olmaktadır (İstenirse daha fazlası da ekilebilir).Folikül çıkartma işleminden önce donöralandaki saçlar kesilerek 1 mm olacak kadar kısaltılır. Lokal anestezik ilaç ile saç kökü alınacak ve ekim yapılacak olan bölge uyuşturulur. İğne, lümeni saç kılını ortalayacak şekilde deriye yaklaştırılır ve 6-7 mm kadar, kılın çıkış açısına uygun olacak şekilde deriye batırılıp çekilir. Kıl, folikül ve onu çevreleyen mikroskopik doku ile birlikte, silindirik bir tarzda kesilmiş olur.Bir mikropenset ile nazikçe çekilir ve foliküler ünit gevşek tabandan ayrılarak gelir.Foliküler ünitler bu şekilde toplandıktan sonra şaçsız alanda açılan çok daha küçük deliklerden yerleştirilmesi mümkün olur. Her bir foliküler ünite ortalama 2 folikül barındırır. Yöntemin diğer yönteme üstünlükleri şunlardır: 1. Saç alınan yerde kesme ve dikme işlemi olmaz. Köklerin alındığı bölgedeki 1 mm den küçük çaplı delikler oluşur ama bu derikler birkaç günde kapanır ve iz bırakmadan iyileşir.2. Başın her tarafından saç kökü alınabilir, sadece arka kısıma bağımlı kalınmaz. Hatta ihtiyaç halinde göğüs kılları gibi vucut kılları da alınıp başa ekilebilir. Baş tan alınan köklerde vucudun başka bölgerine ( örnegin bıyık gibi ) ekilebilir.3. Seanslar arasında 2 gün beklemek yeterlidir. 2. seans için aylarca beklenmez. Birer gün ara ile 4-8 seans yapılabilir. Her seansta 600-800 kadar kök alınır. Her kök te 1 ila 4 (bazen5) arası degişen genelllikle de 2-3 adet saç teli bulunur. 5 seans=3000 kök=6000 saç teli.4. Alınan foliküler ünit çapı 1mm den küçük olduğu için ekim yapılacak yerde de çok küçük deliklerden ekim yapmak mümkün olur. Buda daha yoğun ve daha estetik ekim anlamına gelir. Santimetrekareye 60-80 hatta dafa fazla kök ekmek mümkündür.
Biofibre (Bio-uyumlu saç)Sağlıklı ve gür saçlara sahip olmak, binlerce yıldır hem kadınların hem de erkeklerin gündemindeki en önemli konulardan biri. Yaşın ilerlemesi, hastalıklar, hormonal sorunlar, kimyasal uygulamalar, kazalar ve yanık gibi nedenlerle saç kaybına uğrayan kişilerin artık istedikleri gibi bir görünüme sahip olmaları mümkün.Biyolojik olarak cilde uyumlu ve laboratuvar ortamında üretilmiş, biofibre olarak adlandırılan saç telleri kısa sürede kafa derisine ekilerek saçsızlık sorununu ortadan kaldırılabiliyor. Bu yöntemden saçı olmayan veya az olan ve daha gür görünmesini isteyen herkesin yararlanması mümkün. Biofiberler , kişilerin saçlı derisine basit ve çok kısa süreli bir işlem ile ekiliyor. İstenilen sıklıkta ve sayıda ekilebilen saç telleri ile artık, kadın ve erkeklerdeki saçsız alanlar, dökülme problemi ayırt edilmeden kolaylıkla saçlı hale dönüştürülebiliyor.NASIL UYGULANIYOR?Uygulama da öncelikle kişinin saç rengine uygun saç telleri tesbit ediliyor. Kişiye küçük bir test uygulaması yapılarak 14-30 gün bekleniyor. Kişinin biofiberlere uyumu gözlendikten sonra uygulama günü belirlenerek steril ve tıbbi koşullar altında hazırlanmış saç fiberleri uzman doktorlar tarafından saçsız alanlara ekiliyor. Böylece biofiber ekimi sayesinde kısa sürede, kişi saçlı ve estetik bir görüntüye kavuşturulabiliyor.BAŞARI ORANI NEDİR?Biofiber sisteminin başarısını gösteren birçok araştırma bulunuyor. 196 kişiye biofiber uygulaması yapıldıktan sonra iki yıl süreyle takip edilmiş. Bu süre içinde kişilerin yüzde 86 ‘sında hiçbir sorun gözlenmemiş. Uygulama yapılan kişilerin yüzde 11’inde hafif bir enfeksiyona rastlanmış, yüzde 1.53 ‘ünde ekim hatası nedeniyle biofiberlerde kıvrılmaya rastlanmış ve çıkarılmış. Ekim yapılan kişilerin yüzde 1.02 ‘sinde ise reaksiyon geliştiği için biofiberler çıkarılmış.BİOFİBER İMPLANT SİSTEMİ’NİN ÖZELLİKLERİBu sistem eğitimli uzman hekimler tarafından uygulanan tıbbi bir yöntem. Yöntem hakkındaki deyatlı bilgilendirme hekim tarafından yapılmakta. Kesinlikle takıp çıkarılan veya kafaya yapıştırılan bir peruk sistemi değil. Her saç fiberi cilde tek tek ekildiği için görünüm olarak kişinin kendi saçından ayırt edilemiyor. Kişinin beğenisine yönelik üst düzeyde bir doğal görünüm sağlıyor. Biofiber İmplant Sistemi sadece dökülme sonucu saçsız kalan alanlara değil, yaralanma ve yanık nedeniyle saçsız kalan alanlara da başarıyla uygulanabiliyor. Biofiber İmplant Sistemi 13 standart renkte bulunuyor. Doğal saç gibi yıkanıp kurutulan biofiber tercihe göre düz dalgalı ve kıvırcık olarak imal edilebiliyor.Biofiber implant sistemi kullanan hastaların sağlıklı ve uzun süreli bir estetik sonuç için hekimlerin işlem öncesi ve sonrasındaki önerilerine sıkıca uymaları önemlidir.
Saç MezoterapisiÖncelikle mezoterapi, cildin orta tabakasına uygulanan bir tedavi yöntemidir. Saçın ihtiyacı olan vitaminlerin (mineral, protein vs…) saçlı deri içine çok ince iğnelerle enjekte edilmesidir. Özellikle kadınlarda cilt altından yüzeye çıkamayan saçların çıkışı sağlanır. Kişinin kendi mevcut saçları daha sağlıklı bir görünüme kavuşmuş olur. Saçın ihtiyacına göre haftada bir veya iki seans uygulanabilir. 6 ila 10 seans sonrasında saçlardaki dökülme tamamen durmuş olur. Bu yöntem kliniğimizde hem erkeklere hem kadınlara uygulanmaktadır.Androjenik alopesi mezoterapinin "klasik ve iyi bilinen" bir endikasyonudur. Mezoterapi dökülmeyi iyilestirmek ve kontrol altina almak için ek bir yöntemdir. Sonuçlar yüz güldürücü ve kalicidir. Mezoterapi, yararli ürünleri dogrudan ilgili dokularin etrafina veren bir tibbi tekniktir. Ufak dozlar halinde deri içine enjeksiyonlar yapilir. Dermis içine yapilan bu enjeksiyon, hücresel metabolizmayi uyarir ve dokulari canlandirmak için uygun zemin hazirlar.Kullanılan Ürünler:Yeterince çok sayıda ürün vardır ancak bunların hepsi bir arada kullanılamazlar.Lokal anestezik ilaçlar: Prokain, lidokain, mezokain Damar genişleticiler: Buflomedil, peridil heparin.Hücresel etkililer: ADN Ötofikler: silisyum ,salisilat.Oligoelementler: Zn, selenyum, Cu, Co, vb. Vitaminler: Vit H, B5 ve digerleri.Seansların şekli ve sıklığı :Süphesiz cildin yapısına, yaşa, saç dökülmesinin derecesine baglı olmakla birlikte, mezoterapinin genel prensibine uymalıyız "Az, seyrek ve en uygun yere". Ilk ay, 3 veya 4 seans, ikici ay, 15 günde 1 seans, üçüncü ay, 15 günde 1 seans, ayda 1 seans idame tedavi ile paket programlar kişiye özel hazırlanmaktadır.SONUÇMezoterapi bu endikasyonda her zaman kullanilmasi gereken etkili

saç bakımında doğal yöntemlerden bazıları

Hepiniz uzun ve sağlıklı bir saça sahip olmak için onu sürekli kestirmeniz gerektiğini duyarsınız. Aslında sürekli saçınızı kestirmek sadece onun daha kısa olmasını sağlar. Sağlıklı olması ile hiçbir ilgisi yoktur. Sağlıklı ya da sağlıksız saç yoktur. Saçımız aslında ölüdür. Ölü olmasaydı kesildiğinde canınız yanmazmıydı? Eğer saçlarınızın ucu kırılmamışsa ya da boyama yüzünden hasar görmemişse onu sürekli kestirip sağlıklı ve uzun yapmaya çalışmak yanlış bir şey. Saçınızın sağlıklı olması için yapabilecekleriniz: Günlük olarak pahalı olmayan bir vitamin alın. Saçınızı fazla taramayın. Sadece gerektiğinde şekil vermek için tarayın. Kaliteli bir tarak ya da fırça kullanın. Kaliteli saç ürünleri kullanın. * Zeytinyağı ve bal tedavisi Yarım çay fincanı yeşil zeytinyağıyla bir çay fincanı süzme balı karıştırın. Bu sıvıyı iyice sallayıp çalkalayın ve bir kaç gün dinlenmeye bırakın. Sonra bu karışımı baş derisinize yedirin. Başınıza bir naylon torba geçirerek, başın sıcaklığını muhafaza etmeyi sağlayın. Yarım saat beklettikten sonra, saçlarınızı durulayın. Bu işlem, koyu renk saçların parlamasını sağlar. * Protein tedavisi Yumurta ile yapılacak protein tedavisi her tür saç için uygundur. İki yumurtayı çırpın ve içine yavaş yavaş bir çorba kaşığı zeytinyağı, bir çorba kaşığı gliserin, bir çorba kaşığı sirke ilave edin. Saçınızı bir kez şampuanladıktan sonra saçlarınıza bu karışımı sürüp 15-20 dakika bekleyin. Saçlarınızı duruladıktan sonra saçlarınızın çok kısa sürede canlandığını fark edeceksiniz. * Sıcak yağ tedavisi Kurumuş ve yıpranmış saçları en iyi canlandırma yöntemi zeytinyağı tedavisidir. Saçlarınıza parlaklık vermek ve beslemek için 2 çorba kaşığı zeytinyağını ısıtın. Bunu tüm saç derinize yedirin. Sıcak suda ıslattığınız bir havluyu sıktıktan sonra başınıza sarın. Havlu soğurken bu işlemi iki veya üç defa tekrarlayarak, başın yağı iyice emmesini sağlayın. Sonra saçlarınızı yıkayın. Bu bakım türü, özellikle çabuk kırılan saçlar için çok yararlıdır.

saç dökülmesi nedenleri?

Saç dökülmeleri neden oluşuyor?Hayatımızın büyük bir kısmını bizimle geçiren saçlarımız... Yaşadıkça rengini, formunu hatta bazen
tamamını yitiririz. Başımızda bulunan ortalama 100 bin saç teli her ay 1 cm. uzuyor. Her gün ortalama 100 saçımız dökülüyor. Ve diğer öğrenmek istedikleriniz.Saçlarınız tarakta, yastıkta, lavaboda birikip, günden güne seyrekleşmeye başladı. Siz bunu fark ettikçe
strese giriyor, strese girdikçe saçlarınızı daha da fazla kaybediyorsunuz. Peki saçlarınızın dökülmesini engelleyebilmek için onları daha yakından tanımaya ne dersiniz...Kıllar; gerilmeye, eğilip bükülmeye oldukça dayanıklı, keratinize iplikçiklerdir. İnsan vücudundaki kıllar
fizyolojik görevleri yanında kozmetik olarak da önem taşırlar. Kıllar daimi olarak kalıcı değildirler. Hayatları devamlı olarak birbirini takip eden belli başlı iki safha ile periyodik olarak değişir. Bu safhalardan birisi büyüme safhasıdır. İkinci safha kılın dinlenme safhasıdır. Bu safhada popilladaki aktivite durur, dolayısıyla kılda son uzunluğunu alır. Bu safhadan sonra yeniden büyüme aşaması başlar ve eski kıl yeni oluşan kıl tarafından itelenerek dışarı atılır.Saç hastalıkları çeşitlidirHastalar genellikle saçlı deride kaşıntı, kepeklenme, yara, saç dökülmesi ve seyrekleşmeden şikayet ederler.En çok kaşıntıya sebep olan hastalıklar; saçlarda bitlenme, saç ekzemaları ve diabetes mellitus yani şeker hastalığıdır. Kepeklenmeye sebep olan hastalıklar ise; saç ekzaması, sedef hastalıkları, sinirsel ekzama ve mantar hastalığıdır.Saç dökülmesinin ardında yatan gerçeklerSaç dökülmesi ve seyrekleşmesi yaygın ve bölgesel olarak karşımıza çıkar. Yaygın saç dökülmesine neden olanhastalıklar arasında özellikle; ateşli hastalıklar, demir-protein-çinko eksikliği, tiroid hastalıkları (tiroid bezinin az veya çok çalışması durumlarında), gebelik, şeker hastalıkları, karaciğer ve böbrek hastalıkları, anemi, zayıflama için aşırı diyet yapma, kanser hastalıklarının seyrinde bazı ilaçlar ve kimyasal madde kullanımı, merkezi sinir sistem hastalıkları ve stres yer alır. Bunların dışında bir de kadınlarda görülen, erkeklerdeki olağan kelliğe benzer (androgenetik alopesi) mevcuttur. Bu duruma en çok over kistleri, hormonal bozukluklar ve andrenal tümörler sebep olabilirler. Bu nedenlerden dolayı androgenetik tip alopesi çok iyi araştırılmalı ve tetkikleri yapılmalıdır.Yaygın saç seyrekleşmesi ve dökülmesinin yanı sıra bazen bölgesel saç dökülmesi de olabilir. En sık rastlanan bölgesel saç dökülmesine örnek olarak mantar hastalıkları, saç kıran, bazı kozmetiklerin fazla kullanılması ve sürekli bir bölgeden saç koparılması sayılabilir.Saç kıran, mantar hastalığı ve dönüşümü olmayan dökülmelerSaç kıran, birkaç mm ile 1-2 cm. çapında yuvarlak bir alanda ani saç dökülmesi şeklinde karşımıza çıkar. Bu tür saç dökülmesi bir bölgede olabildiği gibi birkaç değişik yerde, örneğin sakal, saç, kaş ve kirpiklerde de olabilir. Saçkıranların asıl sebebi strestir. Fakat bazı otoimmun ve cilt hastalarında da görülebilir. Mantar hastalığı ise özellikle buluğ çağından evvelki çocuklarda ortaya çıkar. Burada kırık saçlar içeren kepekli alanlar, kıl diplerinde kepek ve mantar birikimi üzerine iltihap bulunan ve kılların kolay çekildiği inflamatuar nodüler biçimde karşımıza çıkar. Bu hastaların dışında, bir de saçlı deride kıl, folliküllerinde tahribat yaparak dönüşümü olmayan saç dökülmesi oluştururlar. Bunlar en çok doğumsal olurlar fakat enfeksiyon, fiziksel, tümöral ve diğer nedenlere de bağlı olabilirler.Saçlarınızın döküldüğünü fark ettiğinizdeSaç dökülmesi şikayeti ile gelen hastaların öncelikle saçlarının ne kadar döküldüğü öğrenilmelidir. Çünkü günde 25-100 saç telinin dökülmesi normaldir. Her saçın yaşı farklıdır. Ve her saç farklı zamanlarda dökülecek demektir. Gelişim döneminde saç en fazla 2 ile 6 yıl arasında kalır. 4-5 yıl sonra bu dökülecek yerine yenisi gelecektir. Bunun dışında kişinin her gün 150-200 saç teli döküyorsa problemi var demektir. Hastanın rejim yapıp yapmadığı, aşırı stresli olup olmadığı, yaşadığı ortamın fiziksel şartları öğrenilmelidir. Çünkü bu faktörler kişinin saç sağlığı ile doğrudan ilgilidir. Eğer bunlardan sonuç alınamazsa kişinin hastalık problemi olup olmadığı öğrenilmeye çalışılmalıdır. Vücutta enfeksiyon var mı, troid bezlerinde sorun mu var, kanser tedavisi mi gördü? Kan tahlilleri yapılmalı ve böylece bütün hormonların dengesi öğrenilmelidir. Ve testler sonucunda saç dökülmesinin nedeni iyice öğrenilip ona göre bir tedavi uygulanmalıdır.Bilinen klasik tedavi şekilleriSaçlı deride kepeklenme, kaşıntı ve dökülmesi olan hastalar iyi sorgulanmalıdır, hastalığın durumuna göre çeşitli tetkikler yapılmalı, patolif durum ortadan kaldırılmalıdır. Bunun dışında tedavide genelde lokal iritonlar, lokal korti kosteroidler, intralezyonel ve diğer tedavi yöntemleri ile iyi sonuçlar elde etmek mümkündür. Tedavinin geç kaldığı taktirde dönüşümü olmayan kellikler ve sakarlar oluşabilir.
Saç dökülmesi, insanoğlunun en eski ve en önemli güzellik sorunlarından biridir ve deri hastalıkları uzmanlarına başvuru nedenleri arasında önemli yer tutar. Tıbbi olarak saç dökülmesi, saç köklerini tam olarak yıkıma uğratarak; iz bırakan, yani saçın yeniden çıkma şansı olmayan dökülmeler ve iz bırakmayan dökülmeler olarak ikiye ayrılabilir. Halk arasında tanınan, iz bırakmayan dökülmelerdir. İz bırakanlar; yanıklar, kellik hastalığı ve daha az tanınan, çok sık görülmeyen bir grup deri hastalığıdır ve çoğu kez saçlı deri içerisinde bölgesel dökülme alanları şeklinde görülür. İz bırakmayan dökülmelerde ise; dökülme nedeni ortadan kaldırılabilirse saçların tekrar çıkma şansı yüksektir. Bunların arasında en iyi tanınanı, erkekler için neredeyse kader olarak kabul edilen doğal dökülmedir (fizyolojik veya androjenik dökülme). Bu dökülme tipinde kalıtımın önemli payı olmakla birlikte etkileyen diğer faktörler pek bilinmemektedir. En çok üzerinde durulan ve tartışılan konu, erkeklik hormonlarının (androjen) etkileridir. Bir şekilde bilinmeyen bir mekanizmayla etkileri olabilecek gibi görünmekle birlikte, doğrudan bu hormonun fazlalığına bağlı değildir. Erkeklik hormonlarının kel erkeklerde fazla olduğu varsayımı uzun süre gündemde kalmış ve en güçlü savunucuları da kel kafalı erkekler olmuşlardır. Bu kişilerde erkeklik hormonlarında fazlalık saptanamamış olmakla birlikte, kadınlık hormonları (östrojen) verildiğinde veya erkeklik hormonlarının etkisini azaltılıp, ilşevlerini engelleyen ilaçlar verildiğinde gerçekten saçlarda yeniden çıkmalar olabilmektedir; fakat bununla birlikte göğüs ve kalça büyümesi gibi bazı kadınsı özelliklerin oluşması da müessesenin hediyesi olarak gelen kaçınılmaz bir sonuçtur. Günümüzde ilaç araştırıcılarının en önemli araştırma konularından biri, promosyonlarından arındırılmış bir saç ilacıdır. Saçların yağlı ve kepekli olmasının da saç dökülmesi üzerinde etkili olduğu düşüncesi çok uzun zamandan beri vardır ve neredeyse her on yılda bir, etkiliyor - etiklemiyor şeklinde gündeme gelmektedir.Son zamanlarda güneş ışınlarının da saç dökücü etkisinden söz edilir olmuştur. Psikolojik faktörlerin etkisi ise çok açık değildir. Erkek tipi dökülmede, seyrelme alnın iki yanı ve tepenin arka kısmından başlar ve yavaş yavaş ilerleyerek aradaki saçlar dökülmezler. Bu tip dökülmelerde kesin bir çözüm bulma olanağı yoktur. Dökülme ağız yoluyla alınan bazı ilaçlar ve dıştan uygulanan bazı ilaç veya kozmetiklerle yavaşlatılabilir.
Kadınların saç dökülmelerinde ise çok farklı bir durum vardır. Kadınlarda, cinsiyet özellikleri nedeniyle erkeklerdeki gibi doğal kabul edilen ve kaçınılmaz dökülmeler yoktur. Erkeklerdekine benzer bir dökülme söz konusu ise, muhakkak altında bir neden aramak gerekir. Kadınlarda sık karşılaştığımız sorunlardan birisi ''yalancı dökülmelerdir''. Bu hastalar, genellikle bize avuç avuç, topak topak, ''lavabo lavabo ve küvet küvet'' saç dökülmesinden yakınarak gelirler. Bunlar arasında gerçek saç dökülmesi olanlar çok fazla değildir. Çünkü tanımlanan dökülmeler saç yıkama ve fırçalama sırasında olan dökülmelerdir, yani dökülme aşamasında olan saçların doğal dökülmesidir; yerlerine yenileri gelecektir. Daha önceki derslerimizde (özür dilerim! sohbetlerimizde) bu konudan söz etmiştik. Bir tutam saç alınarak bunların incelenmesiyle (trikogram) gerçek saç dökülmesi olup olmadığına karar verilebilir. Bazen saçların aniden son faza geçmeleri görülebilir ki,bunlar çok özel hastalık durumları veya ilaç yan etkilerine bağlı olarak seyrek görülen olaylardır.
Gerçek dökülmenin bir başka belirtisi de saçlarda seyrelme görülmesidir. Seyrelmenin genel veya belirli bir bölgede olması da yol göstericidir. Özellikle tepede, erkek tipi dökülmeye benzer seyrelme varsa, bu hormonal bir bozukluğun işareti olabilir ve bulgular bu yönde araştırılmalıdır. Beraberinde adet görme (menstrüasyon) bozuklukları, kıllanma artışı görülüyorsa bu hormonal bozukluk olasılığını arttıran bir durumdur.
Bir başka önemli neden kansızlığın bazı şekilleri, özellikle demir eksikliği anemisidir. Doğum yaptıktan 3 - 4 ay kadar sonra başlayan ve tam nedeni anlaşılamamış bir özel dökülme şekli daha vardır ve 6 ay kadar sonra düzelir. Uzun süren çok sıkı zayıflama rejimleri de saç dökülmelerine neden olabilir. Bu neden erkekler için de geçerlidir, fakat gerek erkeklerde doğal dökülme nedeniyle gözden kaçması, gerekse kadınların fazla diyet sever olmaları nedeniyle, kadınlardaki saç dökülme nedenleri arasında yer almaktadır. Kadınlarda saç
dökülmesine neden olan üçüncü önemli etken ise psikolojik nedenlerdir.
Özellikle dertli olmanın meziyet sayıldığı ülkemizde, dert ve sıkıntı bolluğu bu nedeni biraz daha ön plana çıkartmakta ve olayı daha romantik bir hale getirmektedir. Üstelik bu dökülen saçlar, eşlerin ve çocukların yoluna süpürge edilmiş saçlar olduğu için durum daha da vahimleşmektedir. Psikolojik neden aslında erkekler için de geçerli olması gereken bir nedendir; fakat erkeklik gururu böyle şeylere izin vermez. Erkekler güçlüdür, sağlamdır, ağlamaz, açık vermez, bağırlarına taş basarak sıkıntılara erkekçe göğüs gerer.
Hem kadınlarda hem erkeklerde geçerli olan bazı saç dökülme nedenleri de vardır, fakat bunlar daha seyrek görülürler ve neden ortadan kalkınca durum düzelir. Bu tip dökülmelerde, genellikle saçlı derinin her tarafında eşit oranda seyrelmeler görülür.Başta kanser ilaçları olmak üzere bazı ilaçlar ve kimyasal maddeler, tifo gibi yüksek ateşli, ağır seyreden ve uzun süren hastalıklar, tiroid bezinin guatr gibi hastalıkları böyle dökülmelere neden olabilir. İz bırakmayan, parçalı dökülmelerin en önemlisi elade-alopecia areata'' adı verilen ve kesin nedeni belli olmayan hastalıktır.
ALOPESİ hastalığı nedir?
Halk arasında, mantarlara bağlı olan ''kellik'' hastalığı ile karıştırılarak ''saçkıran'' veya ''saçkesen''
gibi adlarla anılmaktadır. Bu hastalığın adı ALOPESİ dir.
Akşam saçlı yatılıp, sabah saçsız kalkma diye tanımlanabilecek bir şekilde ani dökülme olur.
Başlangıç genellikle 1 - 2 cm. çapında kılsız, parlak bir alan şeklindedir, bazen yavaş bir yayılma da görülebilir. Genellikle tedavi
edilmese bile 3 - 6 ayda kendiliğinden iyileşir (sirke veya sarımsak sürülmese de iyileşebilir).Ender olarak, hızla ilerleyen ve tüm saçı, hatta kaş, kirpik ve vücut tüylerini de döken daha şiddetli
türleri de görülebilir. En çok üzerinde durulan nedenler, psikolojik gerginlik ve sıkıntılardandır. Bununla karışabilecek bir hastalık da,
saçlı derinin yüzeysel mantar hastalıklarıdır. Bunlarda da parçalı dökülmeler vardır, fakat üzerindeki kepekler ve kırık saçlar
sayesinde ayıt edilir. Psikolojik nedenlere bağlı saç koparmalar, saçları sürekli gererek toplamalar da önceleri geçici, zamanla kalıcı dökülmelere neden olabilir.